Değerli Şube Başkanlarımız,
Kıymetli Eğitimciler ve
Basınımızın güzide temsilcileri,
Şuurlu Öğretmenler Derneği olarak “İnsanların hayırlısı insanlara faydalı olanıdır.” hadisinin gereği eğitim öğretim alanında, iyilik ve güzellikler alanında Önce ahlak ve Maneviyat anlayışıyla çalışmalarımıza sürdürüyoruz.
ÖĞ-DER olarak “Eğitimciler, Haydi Kan Bağışına!” sloganıyla Türk Kızılay’ına kan bağışı kampanyası başlattık. Ülke genelinde başlattığımız iki haftalık bu kampanyaya 20’ye yakın şubemiz destek vererek hastalara umut olmaya gayret ettik. Kampanyamız Pazartesi akşamı sona eriyor. Türk Kızılay’ına ve şubelerimize karşılıklı işbirliği çerçevesinde yürüttükleri bu kampanyadan dolayı teşekkür ediyoruz. Bu çalışmanın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Yine öğretmenlerimizi mesleki yönden geliştirip, kendilerini yenilemeleri için Yaşam Koçu, Kişisel Gelişim ve NLP Uzman Eğitmeni Kadir DEMİRBÜKEN hocamız tarafından uzaktan çevrimiçi seminerler veriyoruz. Bu eğitimleri ekranları başında 200’ü aşkın eğitimci ilgiyle izliyor.
Geçen hafta ÖĞ-DER’in geleneksel olarak düzenlediği 11. Kısa Film Senaryo Yarışması’nın ödüllerini dağıttık. Kültür Bakanlığı’nın desteğiyle yürütmüş olduğumuz “Engelli Olmak” konulu yarışmaya adaylar çok güzel eserlerle katıldı. Bu eserler her zaman olduğu gibi kitap haline getirip okuyucusuyla buluşturacağız.
Geçen ay “Ders Kitaplarını İnceleme Çalıştayı” düzenledik. Branş branş oluşturulan komisyonlar tarafından, Okul Öncesi, Temel Eğitim ve Ortaöğretim kitapları “Önce Ahlak ve Maneviyat” gözlüğüyle incelendi. Ders kitaplarındaki görsel ve metinler, Milli Eğitimin amaçları doğrultusunda öğrencilerimizi düşünmeye sevk etmesi bakımından, düşünen insan yetiştirme yönünden, aile yapımızı tehdit eden unsurlar, millî ve manevi değerlerimize uygunluğu yönünden incelendi, önemli notlar alındı. Bu çalışmalar rapor haline getireceğiz ve önümüzdeki günlerde başta MEB olmak üzere tüm eğitim paydaşları ve kamuoyuyla paylaşacağız.
Değerli eğitimciler ve kıymetli basın mensupları,
2022-2023 eğitim öğretim yılı birinci döneme yaklaştık fakat milli eğitim sistemimiz hala içinde bulunduğu sorunlar yumağından kurtulamamıştır.
Eğitim ve öğretimin içerik sorunları aynen devam etmektedir. Öğretmen yetiştirmede, öğretmen eksikliğinde ve öğretmenlerin güvenlik sorunları, onların değersizleştirilme sorunları aynen devam etmektedir.
7354 sayılı Öğretmenlik Meslek Kanunu adeta “Dağ Fare Doğurdu.” diyeceğimiz bir hal içindedir. İçeriği sadece kariyer basamakları olan ve öğretmenlerin özlük, idari, sosyal ve ekonomik tüm haklarını içermeyen, bütün meselelerini düzenlemeyen kanun nasıl meslek kanunu oluyor? Kariyer Basamakları çalışması öğretmenlere maddi katkıdan başka bir fayda sağlamazken öğretmene saygı bunun neresindedir?
İçeriği belli olmayan, yetki ve sorumlulukları belli olmayan, görevde hiçbir değişiklik yapmayan uzman öğretmenlik ve başöğretmenliğin kariyer basamaklarında karşılığı nedir?
7354 Sayılı kanunun adı değiştirilmeli, öğretmenlerin tüm meselelerine çözüm üreten yeni bir Öğretmenlik Meslek Kanunu yapılmalıdır.
Yaşanan gelişmeler memur ve emeklilerin toplu sözleşme zammı, enflasyon farkı ve ilave zamlara rağmen TÜİK enflasyonu karşısında bile reel kayıp yaşadığını ortaya koymuştur. Memur ve emeklisi yüksek enflasyon, günlük fiyat artışları karşısında değil “Evdeki hesabı çarşıya uydurmak” artık evde hesap bile yapamaz hale gelmiştir. Hükümet yeni yılda çalışanın uğradığı zararı fazlasıyla telafi etmeli, yaşam standardını yükseltecek yeni müjdelerle memur ve emeklinin karşısına çıkmalıdır. Aksi takdirde çalışanlar yine enflasyon karşısında ezilmeye mahkumdur.
Eğitim sahasında her zaman olduğu gibi yatırım ve donatım öne çıkarılmakta, eğitimin içeriği ve kalitesi es geçilmektedir.
Eğitimde iyi insan yetiştirmek önemsenmeli, iyi, ahlak sahibi, merhamet ve liyakat sahibi insan yetiştirmek için çalışılmalıdır.
Eğitimde kalite için her şeyden önce 200 yıldır içinde kaybolduğumuz ve içinden çıkmadığımız batı taklitçisi eğitim sisteminden vazgeçilmeli, kendi inanç, ahlak ve kültürümüzü temel alan yeni bir eğitim sistemine geçilmelidir.
Bu yeni sisteme uygun yeni bir müfredat geliştirilmeli, ders kitapları ve materyaller yeniden hazırlanmalıdır.
Geleceğimizi kurtarmak için, bize özgü bir eğitim sisteminde, iyi yetişmiş öğretmenlerin yetiştireceği ahlaklı, merhametli ve liyakat sahibi nesiller inşa etmekten başka çaremiz yoktur.
“Eğitimde asıl mesele çocukların kalbine ne koyduğumuzdur.” diyen rahmetli Erbakan’ın ifadesiyle nesillerimizi önce ahlak ve maneviyat eğitimiyle yetiştirmeliyiz. Onların kalplerine dokunmalıyız. Yani eğitim öğretim alanında maneviyata daha da fazla önem verilmelidir.
Hepinize katılımızdan dolayı teşekkür ederiz, sağlıcakla kalın.
Numan GÖKMEN
Genel Başkan Yardımcısı